Kırklareli’nin Şirin Balıkçı Kasabası; Kıyıköy

OLYMPUS DIGITAL CAMERA

Kırklareli’nin Şirin Mi Şirin Balıkçı Kasabası Kıyıköy’de Gezilecek Yerler

Çoğunluğu Selanik göçmeni olan Kıyıköy insanı öyle tatlı, öyle neşeli, öyle hoş sohbet insanlar ki bağrınıza basasınız, bir 70’lik açıp muhabbetin dibine vurasınız geliyor.

Kırklareli’nin Vize ilçesinde yer alan küçük bir Karadeniz köyü Kıyıköy. Küçük tatlı balıkçı tekneleriyle minik bir sahil kasabası da diyebiliriz aslında. Kıyıköy de tıpkı Ağva gibi iki dere arasında yer alan köylerden biri. Hatta kırmızı tuğlalı surları, ahşap ve taştan yapılmış Rum evleriyle neredeyse bir Orta Çağ kasabası. Her yer Türk bayrağı ve Atatürk posterleriyle dolu ve nüfusunun%95’i Beşiktaşlı. Çoğunluğu Selanik göçmeni olan Kıyıköy insanı öyle tatlı, öyle neşeli, öyle hoş sohbet insanlar ki bağrınıza basasınız, bir 70’lik açıp muhabbetin dibine vurasınız geliyor.

Kıyıköy İstanbul’a yakın tatil yeri arayanlar için ideal; denizi olan, İstanbul’a yakın, halkı şeker mi şeker bir yer. Yani turizm potansiyeli çok yüksek ama köye gelen tatilcilerin artmasıyla Kıyıköy sahillerinin, limanın çöpten geçilmediği gerçeğini düşündükçe belki de Kıyıköy sadece “potansiyel” bir turizm mekanı olarak kalmalı, daha da ileri gitmemeli diyor insan. Yine de bunların hiçbiri Kıyıköy’ün inanılmaz doğasını, iyi yürekli insanlarını gölgede bırakmıyor.

Kıyıköy’ün denizi nasıl?

Kıyıköy’ün denizi nasıl?

an haber ver derseniz o da güzel; suyu berrak ve temiz ama deniz sezonu toplasınız 45 gün filan. Sonra hava soğuyor, deniz kabarıyor ve girilmez bir hal alıyor. Denizin en iyi olduğu aylar temmuz-ağustos oluyor genelde. Yalnız Şile’deki problem Kıyıköy’de de var; her yıl 5-6 kişi boğuluyor, bu yüzden fazla açılmayın deniyor. Paniğe kapılmayın, girilmeyecek bir deniz değil. Denizin tehlikeli olabileceği zamanlarda -çok rüzgarlı, dalgalı ya da yağışlıyken- girmeyin yeter.

Bir yerde deniz güzelse bir süre orası bakir kalıyor, çok geçmeden keşfedilip yok ediliyor ya Türkiye’de genelde, Kıyıköy’de de durum pek farklı değil. Aklınızı uçurabilecek kadar güzel bir sahili var ama her yer çöp. Kumsal, dereler, kamp alanları, piknik yerleri… İnsanlar piknik yapmaya geliyor, çöpünü bırakıp gidiyor. Hele köyün ünlü büyük deresinin geldiği hali görünce insanlığınızdan utanıyorsunuz.

Kıyıköy’de ne yapılır?
Kıyıköy'de ne yapılır?

İstanbul’a yakın tatil yerleri arasında Kıyıköy’de pek çok yere göre yapabileceğiniz daha fazla aktivite var. Kırklareli’nde olduğunuz için bunlardan ilki içmek! İster nehirde tekne ya da sandal kiralayın yanınıza biralarınızı alıp gezinin, ister limanda için. Bahsettiğim nehirde kanoya ya da nehir bisikletine binebiliyorsunuz bu arada. Etrafı ağaçlarla kaplı nehrin yüzeyi baharda nilüferlerle kaplanıyor, arada gezen su kaplumbağalarını ve su yılanlarını izleyebiliyorsunuz.

Çocuğunuzla birlikte geliyorsanız uçurtma uçurmak da harika bir fikir, uçsuz bucaksız yeşil düzlükler var. Ben gittiğimde minik oğlunu yanına almış uçurtma uçuran bir iki baba gördüm, çok tatlılardı.

Kıyıköy’de nerelere gidilir?
Kıyıköy’de nerelere gidilir?
Aya Nikola Manastırı

Siz Türkiye’de hiç çok iyi korunmuş, çok iyi restore edilmiş ya da duvarları ziyaretçi defteri gibi kullanılmamış bir manastır gördünüz mü? Ben görmedim. Kıyıköy’ün en önemli tarihi zenginliğiAya Nikola Manastırı’ymış. Tabii ki hala öyle ama ben hayatımda bu kadar kötü durumda bir antik yapı görmedim. Manastırın gönüllü bir bekçisi var, 30 yıldır manastırı her sabah temizliyor ancak yine de çürümesine engel olamıyor tabii ki.

Kıyıköy Kalesi

Kıyıköy merkezini çevreleyen surlar ve kale, İmparator Jüstinyen Dönemi’nde, 6. yy’da koruma ve gözetleme kalesi olarak inşa edilmiş. Rivayete göre bu kadar güçlü savunması olan kalenin içine girmeyi başaramayan kuvvetler, denize su almaya inen ve bu kapıyı açık unutan bir kişinin ihmali sonucu Kıyıköy’ü alabilmişlerdir. Tabii bu olay Osmanlı’ya atfediliyor.

Kıyıköy Mağarası

Kıyıköy Mağarası’nı görmezseniz de olur, “ah keşke oraya da gitseymişiz bak” demezsiniz yani. Mağara kireçtaşı içinde gelişen fosil, yarı aktif bir mağara. İçine girerseniz bir sürü kırmızı ve kahverengi mağara kelebeği görebilirsiniz. Tabii yarasa da görürseniz korkmayın, mağarada yaşıyorlar sonuçta.

Kıyıköy Liman Hamamı

Hamamın yapım tarihi bilinmiyor ancak Osmanlı dönemi özellikleri gösterdiği söyleniyor. Tıpkı Aya Nikola Manastırı gibi hamam da büyük yapı kayıplarıyla birlikte kaderine terk edilmiş durumda.

Aşıklar Tepesi

Kıyıköy’ün en meşhur yeri Aşıklar Tepesi. Arabayla giderseniz arabanızı tepeye bir yere çekip saatlerce manzarayı izleyebilirsiniz. Arabasız geliyorsanız da tepeye doğru yürüyün, gelince bir çay için, dinlenin ve güneş batana kadar manzarayı izleyin!

Kumsalları

Kıyıköy’de, adı üstünde kıyı köyü olduğu için, falezlenmiş kıyı şeridi içinde kendini gizlemiş -gizlemese ne hale geleceklerdi kim bilir- pek çok kumsal var. Bunlardan en çok bilineni ve benim de en sevdiğim koy Selvez Koyu.

Selvez Koyu

Kıyıköy’den İğneada yönüne doğru yer yer falezlenerek denize inen kıyıların arasında gizlenmiş Selvez Koyu, Kıyıköy’e en yakın olanı. Bir kere deniz inanılmaz temiz, koy da hayatımda gördüğüm en sakin koy. Suyu biraz soğuk ama sadece o sessizlik içinde oturmak için bile gidebilirim, saatlerce de otururum. Selvez Koyu’nun daha ilerisinde de kamp-karavan tutkunlarının tercih ettiği, ormanla çevrili Poliçe Koyu ve Panayır İskelesi Koyu bulunuyor.

Kazan Dere & Pabuç Dere

Kıyıköy’ü iki yönden çevreleyen Kazandere ve Pabuçdere’de sazan, kefal, alabalık gibi bir sürü balık var. Bir sandalla hatta deniz bisikleti kiralayıp bir de yanınıza olta alırsanız o dinginlikte saatlerce takılabilirsiniz. Derede balık avcılığı dışında da sandal, kano ve deniz bisikleti gezileri yapılıyor.

Kıyıköy’de ne yenir?

Kıyıköy’de ne yenir?
Kalkan balığı

Dünyanın en tatlı balıkçı kasabalarından birine gidiyorsanız tabii ki balık yiyeceksiniz! Kıyıköy’de Kalkan balığı çok meşhur. Köşk Restaurant’ta bir rakı balık yapın derim ben. Hatta sadece ben demiyorum bölgenin en çok tavsiye edilen lokantası burası gerçekten de. Ancak uyarayım restoranları ucuz filan değil. İstanbul’la aynı, hatta bazı yerler İstanbul’dan bile pahalı.

Manda yoğurdu

Kıyıköy’de ne yenir deyince balıktan sonra aklıma ilk gelen şey manda yoğurdu. Kıyıköy’e gidip manda yoğurdunu bir tadan bir daha inek yoğurdu yemek istemiyor, o kadar da güzel bir yoğurt. Bölgede manda yetiştiriciliği yoğun olarak yapıldığı için yoğurdun en doğal haline yerinde ulaşıyorsunuz.

Kokoreç, evet kokoreç!

Sahil kasabasına gidip kokoreç yemenizi önermem biraz garip gelebilir ama Kıyıköy Kokoreççisi başka. Bu kokoreçin lezzetini neden bilmiyorum ama İstanbul’da bulamadım ben. Kokoreççi köye girerken hemen sağda.

 

Kaynak: http://seyahat.mynet.com/kirklarelinin-sirin-mi-sirin-balikci-kasabasi-kiyikoyde-gezilecek-yerler-1179412