9 aydır tutuklu olan Ahmet Özer başkana bir davadan tahliye kararı

Görevden uzaklaştırılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davada tahliye edildi. Öte yandan Özer, “ihaleye fesat karıştırma” iddiasıyla yürütülen ayrı bir soruşturma kapsamında tutuklu bulunduğu için cezaevinden çıkamayacak.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “terör” soruşturması kapsamında 4 Kasım’da tutuklanan, ardından görevinden uzaklaştırılan ve daha sonra “ihale yolsuzluğu” iddiasıyla ikinci kez cezaevine gönderilen CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in yargılandığı davanın ikinci duruşması görüldü.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava, salonun yetersiz kalması üzerine Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu karşısındaki 1 No’lu duruşma salonuna alındı. Özer, avukatları ve çok sayıda partilinin katılımıyla duruşmaya getirildi.

Duruşmada tanık olarak dinlenen Erdoğan Boz, Ahmet Özer ile para ilişkisi nedeniyle ifade verdi. Boz, “2022 yılındaydı, o dönem Ahmet Özer’in kitabı yayınlanmak üzereydi. Ben de yayıncılık faaliyetleri yürüttüğüm için oradaydım. Tesadüfen karşılaştık, tarihten konuştuk. Ona hediye olarak bir kitap vermek istedim, kabul etmedi. Bu yüzden daha sonra parayı bana banka üzerinden attı” dedi.

Bir diğer tanık Erkan Çakır ise Özer’le ilgili sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında dava açıldığını belirterek, “Ben devletçi bir insanım, CHP’nin altı okunu seven bir insanım. Kürt bir vatandaşım. Sosyal medyamda Sayın Ahmet Özer hakkında yaptığım yorumdan dolayı hakkımda hakaret davası açıldı. Sayın Ahmet Özer PKK destekçisidir dedim, bundan dolayı bana dava açıldı, iki yerde bundan dolayı yargılanıyorum. Şu anda Ahmet Özer’in neden tutuklu olduğunu herkes biliyor. Ben bunu 9 ay önceden dile getirdiğim için yargılanıyorum. Kendi partimde terör örgütü destekçisi kimseyi istemiyorum. Sayın Ahmet Özer’in yaptığı konuşmalar ortadadır, özerklik isteyen konuşmalar yaptığı ortadadır. Özer ‘Pekeke’ dedi, biz ‘Pekaka’ diyoruz, bundan kendisinin örgüt üyesi olduğu belli. Ben bir Kürdüm ama Türklük üst kimliktir, ‘Ne mutlu Türk’üm diyene.’ Biz Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki insanlar, Van’daki insanlar sürekli bunları dile getiriyordu. Ahmet Özer’in belediye başkanı seçilmesinin ardından özerklik isteyen konuşmalar yaptığı için insanlar bundan etkilenmiştir. Ayrıca Özer bana uzlaşmak amacıyla 70 bin lira teklif etmişti, fakat ben kabul etmedim” ifadelerini kullandı.

Özer’in yeğeni Muhammet Sertaç Özçoban ise dayısı adına toplandığı iddia edilen paraların kaynağını şöyle açıkladı: “Ahmet Özer benim öz dayımdır. Kendisiyle ticari bir ilişkim yoktur. Kendisinin belediye başkanlığı onaylandığında seçim çalışmalarına destek olmak amacıyla para toplandı, toplanan ve hesaba yatırılan resmi paralardır. Yakın çevreden imece usulü toplanan nakit paralardır. Eğer bu paranın kaynağı neresi diye soracak olursanız, seçim için eş dost akrabadan toplanan paralardır”

HTS kayıtları nedeniyle ifade veren tanık Aladdin Erdoğan, Ahmet Özer’i Mersin’deki siyasi faaliyetlerinden tanıdığını belirterek, “Kendisinden projelerimiz için destek istedim. Daha sonra partimiz HADEP’e Özer belediye başkanı aday adayı olmak istedi. Benden destek istiyordu. Kendisi projelere dahil olarak bana projelerde destek oldu. Hatta birçok projede görev aldı. Ahmet Özer’in yasadışı örgütle ilgili bir bağlantısı olduğuna dair ne bir görgüm ne bir duyumum var” dedi.

Tanık beyanlarına karşı savunma yapan Ahmet Özer, özellikle Erkan Çakır’ın iddialarına sert yanıt verdi: “Sadece Erkan Çakır ile ilgili bir şey söylemek istiyorum. Kamuoyunda meczup olarak bilinen bir adamdır. Güya uzlaşma için 70 bin lira istemişim. Böyle bir şey yok. Kendisi benim hakkımda örgüt üyeliğine dair iddiada bulundu. Zaten aramızda husumet var. Erkan Çakır yalnızca bana değil, İstanbul, Mersin, Adana Büyükşehir Belediyelerine yönelik sosyal medya paylaşımı yapan biridir. Bu kişi yalancı ve iftiracıdır. Önüne gelen herkese hakaret eden bir kişidir. Bu iddiaların hepsi mesnetsiz iddialardır”

Özer, savunmasında yargı sürecinin uzatıldığını belirterek, “Bugün ikinci kez karşınızdayım; yargılamam gereksiz şekilde uzatıldı. Hakkımda uydurma iddialarla suç isnat edildi… 11 Temmuz’da barış sürecinde önemli bir adım attık; ancak benim tutukluluğumun hala devam etmesi bir çelişkidir. Ahmet Özer davası, barış için bir samimiyet testidir… Benim terör örgütü üyesi olmadığımı dünya alem biliyor. Barış süreci yapılacak diye tahliye olmak istemiyorum; zaten hiçbir örgüt üyesi değilim. Sadece terörsüz bir Türkiye yetmez, demokratik bir Türkiye de gerekir” ifadelerini kullandı.

Mahkeme, Özer hakkında “yurt dışına çıkış yasağı” ve “İstanbul il sınırlarını terk etmeme” şartlarıyla tahliye kararı verdi. Ancak Özer, “Aziz İhsan Aktaş suç örgütü” soruşturması kapsamında farklı bir dosyada tutuklu bulunuyor.