Tunç Soyer: Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak bize düşüyor

Tunç Soyer: Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak bize düşüyor

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Gündoğdu Meydanı’nda yaptığı konuşmada, “Şimdi sıra bizde. Yüz yıl önce 26 Ağustos’ta sabaha karşı 05.30’da top atışıyla başlayan Büyük Taarruz, nasıl büyük bir zaferle ve ardından yüz yıldır süren kesintisiz bir barışla taçlandıysa, şimdi de o cumhuriyeti barışla, demokrasiyle taçlandırmak bize düşüyor” ifadelerini kullandı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 9 Eylül İzmir’in kurtuluşunun yüzüncü yılı dolayısıyla düzenlenen etkinlikte Gündoğdu Meydanı’nda kurulan platforma çıkarak konuşma yaptı.

SOYER’DEN TARKAN’A: GÖSTERDİĞİN VEFAYI İZMİR ASLA UNUTMAYACAK

Soyer, konuşmasında Tarkan’a teşekkür ederek, “Megastarımız, dostumuz, ülkemizin her karış toprağının, her ağacının ve tüm mazlumlarının üzerine titreyen değerli yol arkadaşımız, bu tarihi akşamda gösterdiğin vefayı İzmir asla unutmayacak” dedi.

“BU TOPRAKLARI YÖNETENLER GAFLET, DELALET HATTA HIYANET İÇİNDEYDİ”

Soyer, konuşmasına şöyle devam etti:

* “Yüz yıl önceydi. Bu toprakları yönetenler, gaflet, delalet hatta hıyanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler. Sadece ve sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar.

* İnsanlık onurumuzu, bağımsızlık tutkumuzu ayaklar altına aldılar, teslim oldular. Bir sabah emperyalist ülkelerin askerleri, kirli çizmeleri ve kirli emelleriyle körfezin sularını ve güzelim şehrimizi işgal etti. Yine o sabah tam da bu bulunduğumuz noktada, kordon boyundan göğü yırtan bir ses yükseldi.

* O ses, sadece bir kurşunun sesi değil, İzmir’den tüm Anadolu’ya yayılacak bir direnişin müjdecisiydi. ‘Sen başla, bitiren bulunur’ Hasan Tahsin’in ilk kurşunuyla yazdığı son yazı, yeri göğü kapladı. Anadolu, geleceğin Türkiye’sini inşa etme çağrısını çoktan duymuştu…

* 9 Eylül, hem şehrimizin, hem memleketimizin kurtuluş günüdür. 9 Eylül, dünya halklarının iliğini kemiğini sömüren emperyalizme vurulmuş, tarihin en büyük tokatıdır. Büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk, savaşın son gününü zaferle, zaferin ilk gününüyse barışla taçlandırmış…

“CUMHURİYETİ DEMOKRASİYLE TAÇLANDIRMAK BİZE DÜŞÜYOR”

* Sorumluluğun bilinciyle şimdi sıra bizde. Yüz yıl önce 26 Ağustos’ta sabaha karşı 05:30’da top atışıyla başlayan Büyük Taarruz, nasıl büyük bir zaferle ve ardından yüz yıldır süren kesintisiz bir barışla taçlandıysa, şimdi de o cumhuriyeti barışla, demokrasiyle taçlandırmak bize düşüyor.

* Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi cumhuriyet, barışın tatlı güneşidir. Bu cumhuriyeti, demokrasinin tatlı güneşiyle aydınlatacak olan biziz, sizlersiniz. Bağımsızlık ateşini yüz yıl önce yaktığımız gibi bugün de ülkemizi içinde bulunduğu durumdan kurtarmaya muktediriz.

* Çünkü İzmir, bu vatanın öncüsüdür. Tüm farklılıkların bir arada yaşandığı, özgürlüğün, kardeşliğin, barışın şehridir İzmir. Yaşasın demokrasi, yaşasın cumhuriyet, ilelebet yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.”