Chp Belediyeleri

Cengiz Erdil Yazdı: DÜNYA MİRASINA JES DARBESİ

Cengiz Erdil 7 Haziran 2020

www.gazetepencere.com

DÜNYA MİRASINA JES DARBESİ

AKP iktidarı ülke topraklarında kalıcı izler bıraktı doğrusu. Derelerin aktığı
yerlerde HES’ler, incir ve zeytin bahçelerinde JES’ler. Kuralına, kitabına uygun
yapılırsa hidro ve jeotermal enerjiye karşı çıkmak mümkün değil elbette. Ancak
ülkemizde kazın ayağı öyle değil. Can suyunu ortadan kaldıran, dereleri ve
ormanları kurutan plansız HES’lerle, suyu yeraltında döndürmek yerine,
atıklarını doğaya nehirlere salıveren JES’lerden söz ediyoruz.


Jeotermal santralin kurulması için yeraltında sıcak su kaynağı lazım. Aydın
çevresinde 30’un üzerinde JES var. Hepsi sorunlu. Şimdi sıkı durun… Aydın’ın
Karacasu ilçesinde sıcak su kaynağı yok, yani yeraltından sıcak su fışkırmıyor.
Buna rağmen eski araştırmalara güvenmeyen Ankara merkezli bir şirket, burada
kaynak arayıp santral kurmak için kollarını sıvadı ve Çevre Bakanlığı’ndan ruhsat
aldı.

İki kazı yapılmış bile… İlk kuyuda 50, ikinci kuyuda ise 80 derece sıcaklıkta su
bulunmuş. Karacasu’da santrale karşı büyük bir kitle oluşmuş. Belediye Başkanı
Zeki İnal da, iki kuyuda tespit edilen sıcaklığın jeotermal için yeterli olmadığını
söylüyor ve ekliyor; “Bu topraklarda tarım biter, üstelik JES’in yapılacağı yer
tarihi bir mekan. Bakanlığın kararını gözden geçirmesini istiyoruz.”
Peki Karacasu’da nasıl bir tarihi mekan var?

DÜNYANIN EN DEĞERLİ 100 YERİ ARASINDA YERALAN AFRODİSİAS
Gerçekten öyle.. Nedenine gelince, Arkeoloji uzmanları, adını antik Yunan
Tanrıçası Afrodit’den alan Afrodisias kentinin, kurulması üzerinden 2 bin 500 yıl
geçmesine rağmen bir taş yığını olmadığını belirtiyorlar. Tapınak, stadyum ve
bazı yapılar diğer arkeolojik alanlara göre daha derli toplu. Bu yüzden
UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesinde. Eski adı Kayra, bizimkiler
yüzyıllardan beri Geyre diyorlar. Bulunması da ilginç. Dünya çapında Foto
Muhabiri Ara Güler tarafından 60’lı yıllarda keşfedildi. Uzun yıllar buradaki
kazıları başarıyla sürdüren ve bu uğurda can veren Profesör Kenan Erim’i de
unutmamak lazım. Mutlaka deniz ve güneş sefası için Ege’ye yolunuz düşerse
uğrayın derim. Üzerine yazılacak çok şey var, sadece kazıların hala sürdüğünü
ve çok değerli antik bulguların çıkarıldığını belirteyim.

İlgisi yok ama yazmak zorundayım. Ege’de en iyi pide ustalarının Karacasu’dan
çıktığı söylenir. Karacasu’ya yolunuz düşürse, pide çeşitlerinin tadına bakmanızı
öneririm. Safranbolu gibi ahşap evleri olduğunu da yazıvereyim.
BU KAZI BAŞKA KAZI
Parayla rantla gözü dönenlerin böylesine önemli tarihi mekanları
umursamadıkları görülüyor. Yöre halkı güçlü bir tanıtım ve turizm atağı
beklerken, sondaj makinalarıyla karşılaşınca elbette hem şaşırdılar, hem de
kızdılar. Çünkü onlar, JES’lerin Aydın yöresinde nelere yol açtığını çok iyi
gördüler. Aydın’ın bereketli ovalarındaki incir bahçeleri ve zeytinliklerin nasıl
yok edildiğini artık biliyorlar.

Karacasu’da JES ne kadar mümkün? Sıcak suyun olmadığı yerde sondajların
belki bir başka amacı vardır. Ancak sondajcıların Afrodisias gibi bir antik kent
aradıklarını hiç sanmam. Aman Altın olmasın da! O zaman işin içine bir de
siyanür giriyor. Sizler; bu zehri Bergama’dan, Kaz Dağlarından çok iyi tanır ve
bilirsiniz.

Cengiz Erdil 7 Haziran 2020

www.gazetepencere.com