Aylar önce uyarmıştık! Dünya koronavirüsle mücadele ederken Salda Gölü’ndeki rant talanı hız kazandı

Dünya koronavirüsle mücadele ederken Salda Gölü’ndeki rant talanı hız kazandı

Koronavirüs gerekçe gösterilerek kapatılan Salda Gölü’nde iş makineleriyle doğal doku katlediliyor. Üzerine dahi basılmaması gereken Salda Gölü’nün beyaz kumları kepçelerle kamyonlarla taşınıyor

Koronavirüs salgının değiştirdiği gündem, rantçılara fırsat yarattı. Geçtiğimiz günlerde salgın gerekçe gösterilerek ziyarete kapatılan Salda Gölü’nde bugün iş makineleri cirit atıyor.

CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker’in sosyal medya hesabında paylaştığı videoda, doğa harikası Salda Gölü’ndeki iş makinelerinin görüntüleri yansıdı. CHP’li vekilin videoyu paylaşarak verdiği tepki ise sosyal medyada gündem oldu. Twitter’dan paylaştığı mesajda, “Salda Gölü’nü iş makineleriyle katletmeye başladılar” diyerek tepki gösteren CHP’li Göker, şunları kaydetti:

“Koronavirüs salgınını gerekçe göstererek ziyarete kapıtalan,doğallığına dokunmayacağız dedikleri SALDA GÖLÜ’nde iş makineleri ile katletmeye başladılar. #SaldaRantaKurbanEdilemez”

Mehmet Göker

@drmehmet_goker

‼️Corona salgınını gerekçe göstererek ziyarete kapıtalan,doğallığına dokunmayacağız dedikleri SALDA GÖLÜ’nde iş makinaları ile katletmeye başladılar.

Yerleştirilmiş video

İlgili Haber:

Cengiz Erdil 6 Şubat 2020

www.gazetepencere.com

 

SALDA SALDIRISI

Türkiye’nin Maldivleri olarak gezi rehberlerinde markalandırılan(!)  Salda Gölü’nün son iki yılda başına gelenlerin nedenini buldum. Göl turkuaz rengindeydi bence belaya rengi nedeniyle bulaştı. İki milyon yaşındaki göl turkuaz rengini taşından toprağından almış, kumsalı da bembeyaz.

Bendeniz Burdur’un Göller Bölgesi’nde 80’li yıllarda turlarken gördüm Salda Gölünü. İnsan eli değmemiş bir doğa harikasıydı. Sonra gezginler, gezi dergileri derken ülkenin tek Maldivleri ilan edildi.

Son iki yıldır da turkuaz tutkunu iktidar buraya gözünü dikti.  Salda kıyısında mescitli bir park için kolları sıvadı.

 

HALK ‘HAYIR’ DEDİ

AKP malum yerel yönetimlerde gücünü artırmak için yasayı değiştirmiş, bir gecede asırlık köyler mahalle oluvermişti. Burada ise tersini yapması gerekiyordu. Salda Gölü kıyısında bulunan Kayadibi Mahallesi Yeşilova ilçesine bağlıydı.

Yeşilova’da belediye yönetimi CHP’liydi. Burada mahalle köy olmalıydı ki; göl kıyısında Millet Bahçesi yapmak isteyen iktidarın önüne engel çıkmasın. İmzalar toplandı mahallede referanduma gidildi. Sonuç AKP açısından hüsran oldu.

Kayadibi sakinleri referandumda ‘hayır’ dediler, Burdur Yeşilova Belediyesi, Salda Gölü kıyısındaki yerleşim yerindeki yetkilerini korudu.

Küçük bir belediye nasıl direnebilir?

Bence hiç… İktidar burada turkuazlı millet bahçesi olmasını kafaya takmış bir kere. Küçücük bir belediyenin daracık yetkilerini bile kendisine engel görmüş.

Salda kıyıları Özel Çevre Koruma Alanı.500 metrelik kıyı bandında hiçbir yapılaşmaya izin yok. Göl yedi kilometre eninde, 9 bin 86 kilometre uzunluğunda. Türkiye’nin en derin göllerinden. En derin yeri 184 metre.

Çevreciler kıyıdaki gelişi güzel barakalar yıkıldı diye sevinirken, şimdi buldozerler büyük işler için göl kıyısına inecekler. Çevre Bakanı Kurum’a göre, projede vatandaşların günlük ihtiyaçlarını giderebilecekleri soyunma kabinleri, tuvaletleri, mescitleri, duş alanları ve dinlenme alanlarının dışında hiçbir şekilde yapılaşma olmayacak.

Daha ne olsun. Turkuaz tutkunu vatandaşlar, hem göl sularında serinleyecekler, hem de mescitlerde ibadet edecekler.

AMA HEDEF BAŞKA

Salda Gölünün jeolojik yapısından burada uzun uzun bahsetmeye gerek yok. Göl sularının romatizma ağrılarına da iyi geldiğine, deri hastalıklarını önlediğine inanılıyor. Kıyıda çamura yat, sonra göle gir ağrılardan kurtul. Halkımız bu tür tedavi yöntemini seviyor. Salda kıyılarda çamur çukurlarında şifa bulduğuna inanan vatandaş sayısı hiç de az değil.

Salda Gölü’nün kurtarılmasını, el değmemiş bir doğa harikası olarak kalmasını isteyen çevrecilere göre de; amaç başka. Yakın bir zamanda Salda kıyıları Termal Otel cehennemine dönebilir.

Yeşilova Belediyesinin yetkilerinin kısıtlanmak istenmesinin nedenini anladınız sanırım.

Cengiz Erdil 6 Şubat 2020

www.gazetepencere.com